ORTA OYUNU GİBİ…
Selâmün Aleyküm.
Orta Oyunu; çevresi izleyicilerle çevrili bir alan içinde oynanan, yazılı bir metne dayanmayan, içinde müzik, dans ve şarkı da bulunan doğaçlama bir oyundur.
Genel olarak açık yerlerde ortada oynanır. Ancak han ya da kahvehane gibi kapalı yerlerde de oynanır. Oyunun oynandığı yuvarlak ya da oval alana “Palanga” denir. Oyunun başlıca dekoru; yeni dünya denilen ve evi simgeleyen iki üç kanatlı, kafesli, bezsiz bir paravan ile dükkân denilen iki kanatlı bir paravan ve arkalıksız bir iskemledir.
Oyunun en önemli iki kişisi Kavuklu ile Pîşekâr'dır. Pîşekâr hem oyuncu hem oyunu sahneye koyucu hem de yazar gibi davranır. Kavuklu ise oyunun baş komiğidir. (Kavuklu, Karagöz Oyunundaki Karagöz'ün, Pîşekâr da Hacivat'ın karşılığıdır.) Orta Oyununda gülmece öğesi; yanlış anlamalara, nüktelere ve gülünç hareketlere dayanır.
19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Tanzimat Aydınları(!), Batı tiyatrosuna büyük ilgi gösterdiğinden, geleneksel Türk Tiyatrosu ve özellikle Orta Oyunu tiyatrodan sayılmamış, hatta zararlı bulunmuştur. Yazarların, batı etkisinde bir tiyatro anlayışını devam ettirmeleri sonucu, Orta Oyunu giderek önemini yitirmiştir. Şehirde oynanan Orta Oyunu dışında, Anadolu’da köylülerin kış aylarında, özellikle düğünlerde ve bayramlarda oynadıkları Köy Orta Oyunları, Anadolu’nun birçok yöresinde hâlâ devam etmektedir.
Orta Oyunu giriş, tekerleme, fasıl ve bitiş olmak üzere dört bölümden oluşur. Oyun, seyircilerden “Her ne kadar sürç-i lisan ettikse affola” diyerek özür dilenilerek, bir sonraki oyunun adı ve yeri bildirilerek bitirilirdi.
Kavuklu Hamdi ile Pîşekâr Küçük İsmail Efendi, Orta Oyununun önemli ustaları sayılır. Orta Oyunu İsmail Dümbüllü’nün 1973’te ölümüyle son temsilcisini de kaybetmiştir. (İsmail Dümbüllü, ustası Kel Hasan Efendi’den aldığı güldürü tuluatını devam ettiren sanatçıyı simgeleyen Kavuğu, Mustafa Münir Özkul’a teslim etmiştir. Kavuk daha sonra Osman Ferhan Şensoy ve Rasim Mükerrem Öztekin’e teslim edildi. Kavuğun teslim edildiği son kişi ise Şevket Çoruh.)
Bugünkü yazımı 2021’in En’leri üzerine yazacaktım. Ve;
▪︎Tüm kamplaştırma ve kutuplaştırma çalışmalarına rağmen, siyasilerin birbirleriyle görüşmemelerine rağmen, her kesimdeki siyasi parti genel başkanları ile görüşebilen tek kişi olan Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun, Yılın Siyasetçisi,
▪︎“Hak Geldi Batıl Zail Oldu” sloganıyla 12 Ocak 1973 yılında yayın hayatına başlayan Millî Gazete’nin tüm ekonomik ve siyasi baskılara rağmen, yayın ilkesinden ödün vermeden yayın hayatına devam eden Millî Gazete ile Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Ben okumuyorum, siz de alıp okumayın” dediği halde, yayın hayatına devam eden Sözcü Gazetesi’nin, Yılın Gazeteleri,
▪︎2021 yılında yaşadıkları ve başına geldiklerini düşünecek olursak (ki, çoğu milletler ömürleri boyunca yaşamıyorlar) Türk Milleti’nin, Yılın Milleti, (Buradaki Türk Milleti bir kavmi değil, bu topraklarda yaşayan herkesi ifade etmektedir.)
▪︎Eski Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak hakkında yapmış olduğu iftira ve hakaret vari haberi sonrasında 3 kuruş tazminat ödemeye mahkûm olan ve mahkeme kararıyla zımnen de olsa 3 kuruşluk gazete unvanına sahip olan Yeni Akit Gazetesi’nin, Yılın En Değersiz Gazetesi,
▪︎Ak Parti’nin Coronavirüs salgını nedeniyle alınan tüm tedbirlere uymayarak lebalep doldurduğu Kongre Salonlarının, Yılın Kongre Salonları,
▪︎Giriş kapısına vurulan polis kelepçesi ile Boğaziçi Üniversitesi’nin, Yılın Üniversitesi,
▪︎Kendi firmasında ürettiği dezenfektanları kendi Bakanlığına ve TOBB’a piyasa fiyatlarının üzerinde sattığı tespit edildikten sonra Bakanlıktan alınan Eski Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın, Yılın Bakanı,
▪︎Büyük kârlar elde edeceği düşüncesi ile kendisini çok akıllı ve zeki zanneden tamahkârları dolandıran Çiftlik Bank’ın Yılın Bankası, Sahibinin de Yılın Bankacısı,
▪︎Her şey aleni olarak ortada iken lüks arabasının içerisinde uyuşturucu çektiği görüntülere rağmen milletin aklıyla dalga geçercesine yapılan Pudra Şekeri Açıklamasının, Yılın Açıklaması,
▪︎Orman yangınları sonrasında TOKİ’nin yapacağı evleri övmek isterken “TOKİ öyle evler yapacak ki evi yanmayanlar ‘keşke benim de evim yansaydı’ diyecek” diyen, Ak Partili Gündoğmuş Belediye Başkanı Mehmet Özeren’in Yılın Belediye Başkanı,
▪︎Venezuela’ya PCR Test Kiti ile maske dağıtımına gittiği söylenen Erkam Yıldırım’ın, Yılın Yardımsever İş İnsanı,
▪︎Misafirlere ikramımızın en önemli ve vazgeçilmez içeceğimiz iken seçmenlere, depremzedelere, selzedelere, yangınzedelere otobüsten 200 gr paketler halinde atılan Çay’ın, Yılın Hediyesi,
...
Benzeri şeyleri yazacaktım. Ancak bir STK’nın 12’incisini düzenlediği Basın Ödülleri’nde bir gazetenin köşe yazarını Yılın Köşe Yazarı olarak seçmesi, Orta Oyunu ile ilgili yazı yazmama sebebiyet verdi.
Evet, maalesef… Birileri; Kavuklu ve Pîşekâr rolüne bürünerek Orta Oyunu oynuyor. Seyirci kitlesi her geçen gün azalsa da ellerindeki iktidar gücü ile oyunlarını sergilemeye devam ediyorlar.
Onlara şunu tavsiye ederim: Oyununuzu seyre gelip kahkaha atanların çoğu, oyununuzu beğendiği için çok komik bulduğu için değil, sahip olduğunuz güçten yararlanmak için sizden istifade etmek için oradalar ve Palanga’nın etrafında yerini almış vaziyetteler.
Selam ve dua ile...
AMASIZ, FAKATSIZ, LÂKİNSİZ; ADALET! HERKES İÇİN…
ORTA OYUNU GİBİ…
GÖZLERİNE BAKINCA...
bayrakgazetesi.com.tr 'de ülke'ye dair önemli haberleri, Son dakika haberlerini ve ülke ile ilgili gelişmeleri, hava durumu ve namaz vakitlerini bulabilirsiniz.
#
#
#
#