Ahmet Sungur ‘’Belediye’yi borç batağından kurtaracağız’’

 Yahşihan Belediye Başkanı Ahmet Sungur, düzenlenen programda, Kırıkkale’deki yerel ve ulusal basın temsilcileri ile bir araya geldi. Ahmet Sungur, önceki Belediye Başkanı Osman Türkyılmaz döneminden kalma borçları ve icra dosyalarını basın mensupları ile paylaştı. Önceki dönem Belediye Başkanı Osman Türkyılmaz ve  önceki dönem yöneticilere adeta ateş püsküren Belediye Başkanı Sungur, “Yahşihan’da icralık olmayan tek bir yer bile kalmamış” dedi.

Belediye Başkanı Sungur, belediyenin önceki dönem borçlarına, icralık dosyalarına ilişkin yaptığ sert açıklamada şu ifadelere yer verdi, “1 milyar 107 milyon küsür borcumuz var ama bugünkü rakamla söylüyorum çünkü yarın bu rakam değişecek. Pazartesi günü farklı bir rakama ulaşacak. Peki, bu borçlar neler, hemen onları da bilgilendirme amacıyla size hızlıca söyleyeyim; piyasa borcumuz bugünkü rakamla 772 milyon 635 bin lira, sosyal güvenlik kurumuna 5 milyon lira, vergi dairesine 7 milyon 805 bin lira, emekli sandığına 328 bin lira, iller bankasına kamu borcu diye geçen yani geçmişte olan ve taksitlendirilen borcumuz, 5 milyon 116 bin lira, iller bankasına olan en son altyapı ile ilgili alınan 120 milyon 382 bin lira, Halk Bankası’na değişken faizli borcumuz 15 milyon lira, Ziraat Bankası’na değişken faizli borcumuz 25 milyon 528 bin lira, şahısların bankaya yatırdığı buna çok dikkat etmenizi istiyorum sonrasında açıklık getirmek istiyorum, şahısların bankaya yatırdığı borç Türkiye tarihinde bir de böyle bir borçla karşılaştık arkadaşlar, 34 milyon 463 bin lira da şahısların bankaya yatırdığı borcumuz var. Doğal gaz faturamız 158 bin lira EDS internet borcu 2023 yılı için kullanılmaya EDS’den bahsediyorum, 95 bin lira, Belediyeler Su Birliği yani Yeşil Vadi Su Birliği’ne olan borcumuz da 16 milyon lira. Belediye şirketinin genel borcu Vergi Dairesi’ne geçmiş dönemki borcumuz, 8 milyon 762 bin lira, Vergi Dairesine gelecek olan borç bu ay itibarıyla söylüyorum 611 bin lira, SSK’ya olan borcumuz toplamda 95 milyon lira. Toplam borcumuz, 1 milyar 107 milyon lira.”

“Kırıkkale'de tanımış olduğumuz bir avukatımız var. Kendilerine borçlu göstererek Yahşihan belediyesinden 34 milyon liralık bir alacak göstermişler. Yani yanındaki bir yandaşını belediyede iş yaptı, göstererek. Hatta belediyenin kasasına 34 milyon girdi parası göstererek mahsup yapmak suretiyle belediyeden 34 milyon alacaklı göstermişler. Yani içeride olan para da yok. Kişinin belediyeden alacağı da yok. Ama içeriden para yatırarak arsa alımı yöntemiyle böyle bir hülleye başvurmuş bulunuyorlar. Yani bir nevi naylon fatura. Hani Hazreti Ömer'in adaletinden bahsedenlerin adaletinin ne olduğunu da sizlerin takdirine sunuyorum. Burada Akif Bey oturuyor. Akif Bey'le dün tanıştım. Akif Bey, merkezdeki yolların yapımında kullanılan o asfaltın altında kullanılan malzemeyi temin eden arkadaşımız. Akif Bey'e dün itibarıyla olan borcumuz 27 milyon lira. Ama bugünkü borcumuz nedir bilmiyorum. Akif Bey de şu anda belediyemizin bu anlayışsız ve kötü yönetiminden dolayı belki de bugün kendi malını, mülkünü terk etmek zorunda kalmış”

"Şu anda belediye araçlarımızın tamamının üzerinde haciz var. 11 tanesinde yakalama kararı var. Dün avukata dedim ki Allah'ını seversen gel arabaları kendi elimle sana teslim ederim. Sadece şunu söylüyorum: Çöp arabalarıma, itfaiye arabama dokunma. Hangi arabayı istiyorsan al, kardeşim. Belediyemize ait 16 tane araç var. Yani bu kamyon kepçe türü. 10 tanesini hurdaya çıkarmışlar, ağır hasarlı. Birimlere ait yirmi üç tane de hafif ticari olmak üzere, bunların on dört tanesi de acil ağır bakıma muhtaç durumda. Yani arabamız da yok. Çok şükür bir santim arsa da bırakmamışlar. Arsalarımızın tamamının üzerinde icra var. Ve çok ayıp, alçakça yapılan bir hareket. Yahşihan sınırları içerisindeki bütün okulların üzerinde icra var"

"Ben Yahşihan Belediyesini önceki dönemde teslim ederken 2 milyon 443 bin lira artı parayla bırakmıştım. 4 Nisanda mazbatayı aldıktan sonra muhasebe müdürümüze kasa ne kadar para olduğunu sordum. Sadece 20 bin TL para vardı. Ben 2009’da aldığımda borç yükü bugünkünden daha fazlaydı ama o zaman sevindirici bir taraf vardı, arkadaşlar. Arsalarımızda haciz yoktu. Ben 2019’da giderken Yahşihan Belediyesi’ni bıraktığımda Kırıkkale'nin en kıymetli yeri olarak bilinen Seyrantepe ve Bayraktepe'de 47 bin 863 metrekare temiz parsel bıraktım. Sadece orada bugünkü değeriyle söylüyorum, 500 milyon. Beş yüz milyon paramızda arsamızda bugün ortada yok, arkadaşlar. Hırsızlıksa, hırsızlığın daniskası burada. Alçaklıksa, alçaklığın daniskası burada. Vatan hainliği ise, vatan hainliğinin en berbatı ve en şerefsizi burada. Daha bundan haince bir şey varsa, arkadaşlar, söyleyin. Vatan hainliği memlekete illa silah doğrultmakla olmuyor. Kalem oynatmışlar. 8 bin tane parselin yerini değiştirmişler. Okul arsalarımız kayıp. Sağlık ocağıyla ilgili arsalarımız kayıp. Bu vatan hainleri hurdada ağır gelir diye belediye silindirlerini hurdaya satmışlar. Belediyeye hibe edilen araçları kendi üzerlerine geçirmişler. Şu anda belediyemizde makam aracımız yok"

 “Beyefendinin ‘Çin Seddi’den bile sağlam yaptık’ dediği Hoca Ahmet Yesevi'nin yolu kendi dönemlerinde uçmuştu. Dünkü yağmurda yeniden uçtu. Devlet Demiryolları'yla yeniden orada bir çalışma yapılacak. Ama o yolun kullanılma şansı yok. Şu anda çöküyor. Oranın yeni maliyeti şu şekildedir: Dolgu ve yarma işlemi 12 milyon lira. Drenajla suyun dışarı atılması için kanal yapılacak 6 milyon lira. Taş duvar yapı bedeli de 60 milyon lirayı buluyor. Geçmiş dönemde bu arkadaşlarımızın oraya kullandıkları maliyet 11 milyon yüz yirmi beş bin lira idi. Bin beş yüz elli metre uzunluğunda dört buçuk metre yüksekliğinde yaptıkları taş, arkadaşlar. Üzerine peyzaj çalışması yapmışlar. Kilit parke ve ağaçlandırmanın toplam maliyetiyle dokuz milyon sekiz yüz otuz dokuz bin lira. Çöpe atılan para bunlar. Arkadaşlarımızın hemen tespit ettikleri bir şey var. Son bir ayda doğrudan teminle firmanın birinin bir milyon yedi yüz altmış bir bin lira doğrudan teminle yapmış olduğu bir alım var. Ha bir de su borusu aldıklarını iddia ediyorlar. Su borusunu belediyenin ambarına girişi yok, maliyeti 3 milyon lira. Yine elektrik faturası var. Malzeme aldıklarını iddia ediyorlar ama bu malzemeyi depoda gören yok. Ayrıca bu malzemenin ilçe sınırları içerisinde ne bir parkta kullanıldığı görülmüş, ne de hizmet binasında. 767 bin TL’lik bir borç var. Ayrıca başka bir firma var. Ona da 10 milyon yazılan bir fatura var. Karşılığında belediyemizin içerisine girmiş olan bir tane malzeme yok. Belediye şirketimizin teslim aldığımız gün itibarıyla 315 çalışanı vardı. Bugün 285’e indi çünkü Mart 4-31 arasında aldıkları arkadaşlarımızı çıkardık. 95 kadrolu memurumuz var. 73 kadrolu işçimiz var. 5 sözleşmeli memurumuz var. Toplam 458 kişi çalışır vaziyette. Memur maaşımızın toplamı 4 milyon 598 bin TL. İşçi maaşımızın 3 milyon 139 bin TL. Sözleşmeli 5 memurun maaliyeti 225 bin TL. Şirket elemanlarımızın toplam maaliyeti 6 milyon 999 bin TL. Çalışmalarımızın bize aylık toplam maaliyeti 14 milyon 960 bin TL.”

“İller Bankası'ndan aylık 12 milyon, suyumuzdan aylık 1 milyon. Emlaktan da 458 bin TL’lik bir gelirimiz var. Toplamda 13 milyon 458 bin TL gelirimiz var. Belediyemizin aylık gideri ise 21 milyon TL. Her ay gelir-gider tablosuna göre bizim yıllık en fazla gelirimiz 350 milyon olur. Yani bütçemiz 150 milyon lira açık verecek. Peki, bu gidişin içinden nasıl çıkacağız? Öncelikle alacaklı arkadaşlardan zaman istiyoruz. Şu anda hacizler, icralar vesaire derken tıkanmış durumdayız. Bizim şu anda bunu ödeme şansımız yok. Çünkü satacak arsamız yok. Makam odamızdaki koltuklar bile icralık. Allah'ın izniyle 2009’da belediyeyi kurtardık. Bugün yine kurtaracağız. Ama zamana ihtiyacımız var. Biz borcumuzu ödemek istiyoruz. Öderken üçümüz malımıza yeter. Bizim belediyemizin şu anda malı yok. Aslında var ama yok. Çünkü hepsi icralık, hacizlik. Terminalin yerine bilirkişi 46 milyon satış rakamı çıkarmış. Ama beyefendi 27 Mart’ta alacaklı firmaya diyor ki ‘sen yetki belgesini benim adıma al, belediyeye ait olan malı sat’ 46 milyon bedel biçilen arsayı 27 milyon liraya satmaya çalışıyorlar. Mazbatayı alır almaz bu satışa hemen itiraz ettik. Biz Yahşihan Belediyesi olarak bir an önce eski güzel günlerimize dönmek istiyoruz. İsteyen herkes gelip Yahşihan’a yatırım yapabilir. Ama kimse kusura bakmasın. Bu memleketin malını mülkünü birilerine peşkeş çekecek kadar haysiyetsiz değiliz. Borcumuzu ödeyeceğiz. Ama insanlar ilk önce şunu düşünmeli: Bu zihniyet değişti diyebilmeli.”